Obezite Tedavisi

  1. Ana Sayfa
  2. Hastalıklar ve Tedaviler
  3. Obezite Tedavisi
Obezite Tedavisi

Obezite, kontrol edilmesi güç olan yeme alışkanlığına bağlı veya genetik - çevresel faktörlerin etkilediği aşırı bir vücut yağına sahip olma ile ilişkili bir durumdur. Giderek artan bir sağlık sorunu olan obezitede, Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 30'un üzerinde olan kişiler obez, 40'ın üzerinde olan kişiler ise morbid obez olarak sınıflandırılır. Obeziteye sahip insanlar için, yalnızca yaşam tarzı değişikliklerine dayanan kilo verme işlemini gerçekleştirmek bazen çok zor olabilir. Bu gibi durumlarda hekimin de uygun görmesiyle cerrahi operasyonlar yapılabilir. Obeziteye sahip insanların, diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları, solunum problemleri ve uyku apnesi riski diğer insanlara göre daha fazladır.

Tedavisi

Obezite tedavisinde kullanılan yöntemler arasında; ilaç tedavisi, egzersiz, diyet tedavi önerilmektedir Fakat bunların işe yaramaması durumunda hastaya cerrahi müdahale yapılabilir.

İki şekilde yapılabilir;

Mide bandı, tüp mide (sleeve gastrektomi) veya gastroplastiler (vertikal veya horizontal bant) gibi engelleyici işlemlerdir. Bir diğeri ise; gastrik bypass, biliyopankreatik diversiyon ve/veya duodenal switch veya sleeve gastrektomi + loop duodenojejunal bypass gibi emilim bozucu işlemlerdir. Mide bandı, tüp mide (sleeve gastrektomi) veya gastroplastiler (vertikal veya horizontal bant) gibi engelleyici işlemlerdir. Bir diğeri ise; gastrik bypass, biliyopankreatik diversiyon ve/veya duodenal switch veya sleeve gastrektomi + loop duodenojejunal bypass gibi emilim bozucu işlemlerdir.

  • Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve gastrektomi)

    Ülkemizde ve dünya çapında en çok uygulanan ameliyatlardan birisidir. Ameliyat yönteminin çok basit ve etkili bir tedavi yöntemi olması nedeniyle tercih edilmektedir. Tüp haline getirilen midenin yaklaşık olarak %70-80'i çıkarılır. Çıkarılan mide bölümü sayesinde hastanın hem açlık hissi azalır, hem de doyma zamanı hızlanır. Hasta böylece daha az yemek yiyerek daha çabuk doymuş olur. Tüp mide ameliyatı vücut kitle indeksi 50'den az olan hastalar için en ideal ameliyatlardandır. Ameliyat sonrasında hasta, önerilen beslenme alışkanlıklarına uyum sağlarsa 2 yıl içinde fazla kilolarının yaklaşık %50-75'ini verebilir.

  • Gastrik Bypass (Roux-en Y veya mini gastrik)

    Gastrik bypass operasyonu adından da anlaşılacağı gibi sindirim sisteminin bir bölümünün bypass edilmesiyle gıdaların daha az emilmesine sebep olan bir işlemdir. Gastrik bypass işleminde midenin hacmi küçültülerek bağırsağın yaklaşık 100 - 150 cm gibi bir bölümü bypass edilir ve küçültülen mide bağırsakla birleştirilir. Böylece ağızdan alınan gıdalar midenin büyük bir bölümüne (%90) uğramadan sindirim sisteminden atılır. Bu işlem iki şekilde yapılır; birincisi; Roux-en Y denilen yöntemdir. İkincisi ise minigastrik bypass. Her iki yöntemin de benzer etkileri bulunur. Bu operasyonla fazla kiloların yaklaşık %80'i gibi büyük bir bölümü kaybedilir. Özellikle tip 2 diyabeti olan obez hastalar için son derece etkili bir yöntemdir. Bu ameliyat yöntemi daha sıklıkla şekerli ve karbonhidratlı gıdalar tüketen morbid obezlere önerilir.

  • Tüp Mide ve Loop Duodenojejunal Bypass (Biliyoenterik diversiyon)

    Bu ameliyatta tüp mide yapıldıktan sonra oniki parmak bağırsağı yaklaşık 200 cm lik ince bağırsak bypass edilerek sindirim sistemine bağlanır. Aynı zamanda bir metabolik cerrahi işlemdir. Fazla kiloların %85-90'ı bu ameliyat sonrası kaybedilir. Özellikle vücut kitle indeksi 50 olan süper obez hastalara önerilebilir. Bu ameliyatın en bilinen yan etkileri arasında ise; bazı mineral ve vitaminlerde ciddi eksikliklere sebep olmasıdır.

  • Mide Kelepçesi (Ayarlanabilir mide bandı)

    Midenin üst bölümüne ayarlanabilir balon yardımıyla bir kelepçe yerleştirilir ve mide hacmi 30 - 50 ml olarak ayarlanır. Ayarlanabilir balon cilt altına yerleştirilen bir rezervuarın içine enjektörün içine sıvı enjekte edilmesiyle şişirilir veya sıvı çekilerek indirilir. Hastalar çoğu zaman katı gıdalar yerken güçlük çekebilirler. Bu gibi durumlarda düzenli aralıklarla (haftada 1 veya 2) doktora gidip balonun şişirilip indirilmesi gerekebilir. Zayıflamayla birlikte mide yağ dokusu da azalacağından balon gevşeyebilir ve bu yüzden tekrar şişirilmesi gerekebilir. Fazla kiloların yaklaşık olarak %70'i bu işlemle kolaylıkla verilebilir. Ameliyat risklerini en aza indiren bu yöntemin; ameliyat sonrasında kelepçenin kayması, mide içine kaçması veya cilt altında bulunan rezervuarın ciltten çıkması gibi komplikasyonları da olabilir. Bazı durumlarda süper obez hastalarda daha büyük bir ameliyata (gastrik bypass veya biliyoenterik diversiyon) hazırlık için mide kelepçesi takılabilir.

    Obezite cerrahisindeki en büyük sorunlardan biri kiloya bağlı ameliyat zorluklarıdır. Robotik Cerrahi yöntemi sayesinde hastanın karnına açılan 4 ya da 5 adet 8mm'lik delikler sayesinde robotun kolları hastanın karnına yerleştirilir ve ameliyat bu deliklerden tamamlanır. Bu sayede ameliyat sırasında kan kaybı ve kesinin büyüklüğü de en aza indirilebilir. Ayrıca robotik cerrahi ile yapılan operasyonlarda, laparoskopik cerrahinin de faydalarından yararlanılarak hastaların enfeksiyon riski azalırken, günlük hayatlarına dönüş süreleri kısalır.